Gümüşhane Biyografi Sitemize Hoşgeldiniz, 19 Nisan 2024
Beğen 5

Zekeriya ÇAVUŞOĞLU

Zekeriya ÇAVUŞOĞLU

1953 yılında Gümüşhane’nin TORUL İlçesinde dünyaya geldi. İlk ve ortaokul eğitimini Trabzon’da tamamladı. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Erzurum, Gümüşhane ve Samsun’da görev yaptı. 1980 sonrası Samsun 100. Yıl Lisesinde, 1988 yılında MEB sınavını kazanarak KKTC’nde Edebiyat Öğretmeni olarak çalıştı. Samsun’da ortağı bulunduğu Çiftlik Değişim Dershanesi’nde çalışmaktadır.
Samsun Sanat Dergisi Kurucusu, Yazı Kurulu Üyesi ve Yayın Yönetmenidir. Eserleri; Anadolu Destanı (Şiir–1986–1991), Bir Öpücüğe Barış (Öykü–1987), Türk Dili ve Edebiyatı Bilgileri (Kaynak–1988), Gerçekleşen Düş (Masal–1994), Umutlara Değmez Kurşun (Öykü–1995), Sessiz Kalemlerin Öyküsü (Şiir–1997) Değişik gazete ve dergilerde eserleri yayımlandı, birçok ödüller kazandı.
Düzyazılarında şiirsellik görülen şairin cümlelerinde “Dede Korkut” yalınlığı vardır. Sözcüklerin seçimi, ses ahengi, yapıtların düşünsel-kurgusal ve duygusal boyutu okuyucuyla kaynaşıyor. Bu yönüyle şiirsellik daha ağır basıyor. Gümüşhane’nin yalçın dağları arasındaki bozulmamış Türk kültürü bir kalıt olarak benliğini sarmış, saf-arı Anadolu Türkçesi ve gelenekleri onunla bütünleşmiştir. Çavuşoğlu aynı zamanda iyi bir gözlemcidir. Zekeriya Çavuşoğlu evli ve iki çocuk babasıdır.

MANZARA-YI UMUMİYE

Köşe başında itler kurt olur caka satar
Kimi kuzu görünür içinde arslan yatar

Tam bağımsız Türkiye nurlu ufuklar falan
Mandacılar semirdi ezildi altta kalan

Vatan millet Sakarya kulaklara hoş gelir
Yoksulun cebi delik evine serhoş gelir

Bilim teknik nedir ki merhem mi olur derde
Yarasaya gün doğdu tarikatler siperde

Allayıp pulladılar yalan ile riyayı
Hala sanal aşklarla seviyoruz dünyayı

Aşk bedensel değildi yanarsan yürekte yan
Mecnun diskoda gezer Leyla anadan üryan

Yalanıyor tüm millet her gün TV başında
Düşün ne yazılacak ölsen mezar taşında

Sakallar göbek boyu üstte Afgan urbalar
Memleket kalkınıyor çalsın davul zurnalar

Boğazda dizim dizim diziliyor lokmalar
Manav kasap yol bekler avratta laf sokmalar

Bu nasıl bir dünyadır gökler küskün toprağa
Dallar umut bağlamış kurumuş bir yaprağa

Adaletin ipinde yağlı urgan sallanır
Katil sokakta gezer maktül ipe yollanır

Sonsuz değil bu devran yıllar geçer an olur
Çok güvenme hükmüne yıkılır viran olur

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz